Deri hücrelerini akyuvarlara dönüştürecek çok basit ve kolay bir yöntem bulundu. Yalnızca iki anahtar bileşen kullanılan yöntemi geliştiren ekip, bu tekniğin geliştirilmesi ile hastalara hastalıklı hücrelere, hatta tümörlere bile saldırma gücüne sahip kişisel bağışıklık hücreleri sağlanacağını savunuyor. Çalışma Stem Cells içerisinde yayımlandı.

Erişkin kök hücreleri, embriyon safhasındakine benzer bir hale geçmek üzere, sanki hücre saatini geriye alır gibi, yeniden programlanabiliyor. Böylesi hücrelere uyarılmış pluripotent kök hücreler deniliyor. Bu onarıcı tıp alanında ilgi çeken bir konu çünkü bu hücreler neredeyse bedendeki her tür hücreye ayrışabiliyor. Bu hücreler üzerindeki araştırmalara gelecek vaat etse de tedavide yararlı olmaları için üstesinden gelinmesi gereken bazı engeller mevcut:

1- Bu hücreler tümör oluşturma eğilimi gösteriyorlar, dolayısı ile güvenlik sorunu yaratıyorlar.

2- Genelde organlara veya kemik iliğine başarı ile aşılanamıyorlar.

3- Bu hücreleri üretmek, belli bir niteliğe getirip başka hücrelere ayrıştırmak süreci başından sonuna birkaç ay gibi fazla bir vakit alıyor.

Gel gelelim şimdi araştırmacılar erişkin hücrelerden akyuvar üretmenin çok, hem de çok verimli bir yöntemini bulmuş olabilir.

Dolaylı soy dönüşümü adı verilen bu yöntemle deri hücrelerinden bir tür akyuvar üretmek yalnızca iki hafta alıyor. Akyuvarlar, enfeksiyonlara karşı savunma sağlamak, anormal hücreler kanserli hücrelere dönüşmeden temizlemek gibi bedende çeşitli görevler üstlenen bağışıklık hücreleri.

Uyarılmış pluripotent hök hücre üretme sürecinin aksine bu yeni teknik sadece hücrelerin saatini kısmen geri alıyor. Bu amaçla araştırmayı yürüten Salk Enstitüsü’ndeki araştırmacılar insan deri hücresindeki SOX2 adlı bir molekülü aşırı miktarda ürettiler. Daha önceleri farelerde yapılan çalışmalarda bu proteini üreten genin, kan üretimi ile ilgili sistem (hematopoietik sistem) yeniden oluşurken yukarı doğru regüle edildiği gözlemlenmişti.

SOX2 aslında temelde hücrelerde bellek kaybı yaratıyor, deri hücreleri önceki kimliklerini unutup dönüştürülebilir hale geliyorlar. Daha sonra mikroRNA adı verilen, kodlamayan RNA molekülü kullanılarak bu hücreler öncül –progenitör- hücrelere dönüşüyorlar: Olgunlaşmamış, hematopoietik özellikler taşıyan hücreleri üretiyorlar. Bu hücreler farelere transplant edildiğinde başarı ile olgunlaştı ve akyuvar hücrelere dönüştüler; üstelik tümör üretmediler.

Araştırmacılar şimdi klinik öncesi deneylere hazırlık amacı ile güvenlik ve transplantasyon çalışmaları yürütüyorlar.

Haber bülteninde çalışma yazarlarından Ignacio Sancho-Martinez: “Kök hücre transplantasyonu gerçekleşmeye yaklaştı demek yerinde olur,” diye belirtti.

Kaynak