Yılanlar, deri değiştirmeden dilleriyle koku almaya kadar bir çok ilgi çekici özelliğe sahipler. Ancak Asya’ya özgü bir tür olan ağsı piton (Python reticulatus), bunların çok ötesindeki bir özelliğiyle ağızları açık bıraktı.

Kentucky’de bulunan Louisville Hayvanat Bahçesi’ndeki Thelma adlı 11 yaşındaki piton, karşı cinsle çiftleşme gerçekleştirmeden altı yavru dünyaya getirdi. Thelma, uzun süredir Louise adlı bir başka dişi pitonla birlikte tutuluyordu ve herhangi bir erkek bireyle temas ettirilmemişti. Thelma’nın nasıl olup da anne olabildiği bilimcilerin de kafasını kurcaladı ve yaptıkları çalışmayla ulaştıkları sonuçları geçtiğimiz günlerde Biological Journal of the Linnean Society dergisinde yayınladılar.

Thelma’nın yaptığı “bakire doğum” kısaca partenogenez olarak adlandırılan bir süreç dahilinde gerçekleşmiş durumda ve dünyanın bu en büyük yılan türü için kayıtlara geçen ilk vaka. Partenogenez, hayvanlarda genellikle iki ebeveyn vasıtasıyla gerçekleştirildiği görülen, ancak bunlardan birinin bir baba, yani erkek olmasına gerek duyulmadığı bir çoğalma tipi.

91 kilogram ağırlığındaki altı metrelik Thelma da yuvasında diğer dişi yılan Louise ile birlikte yaşıyordu ve 2012 yazında tam 61 yumurta bıraktı. Yumurtalar hayvanat bahçesindeki bakıcılar tarafından araştırma amacıyla alınmadan önce tam iki hafta boyunca Thelma tarafından sarılarak bakıldı. Hayvanat Bahçesi’nin soğukkanlı hayvanlar sorumlusu olan Bill McMahan, yılanların döllenmemiş yumurta bırakmalarının pek rastlanılan bir durum olmadığını ve döllenmemiş yumurtaların tipik özelliği olan küçük boyut ve renksiz kabuk görünümünün aksine mevcut yumurtaların sağlıklı ve renkli olmalarının personeli son derece şaşırttığını belirtiyor.

Bu aşamada yumurtaların döllenmiş olup olmadığını anlamak üzere bir kısmının yapay kuluçka makinesine alınmasına karar verilmiş. 12 Eylül 2012 tarihinde yumurtalardan altısı kırılarak her biri yaklaşık 150 gram olan yavrular dünyaya gelmiş. Dr. McMahan, daha önce görülmemiş böylesi ilginç bir olaya şahit olmanın inanılmaz olduğunu söylüyor.

1414161730378_wps_50_OFFSPRING_jpg

Thelma’nın yavrularının gerçekten partenogenezle dünyaya gelip gelmediklerini anlamak için kendisinin ve yavrularının değişen derisinden alınan parçalar analiz için Oklahoma’daki Tulsa Üniversitesi Moleküler Ekoloji Laboratuvarı’na gönderilmiş. Genetik testler de yavruların herhangi bir sperm olmadan annenin kendisi tarafından dünyaya getirildiğini kanıtlanmış. Araştırmalar işin içine kutup hücreleri olarak adlandırılan ve genellikle bir yumurta hücresiyle birlikte oluştuktan sonra küçülerek yok olan hücrelerin girdiğini göstermiş. Thelma’nın durumunda bu kutup hücrelerinden biri ölmek yerine bir sperm gibi davranarak yumurta hücresiyle birleşmiş ve yumurtanın bölünmesini tetiklemiş.

Bazı başka yılan türleri ile kuşlar ve balıklarda da görülebilen bu üreme tipinin pitonlardaki keşfinin, yılanların evrimsel ağacına önemli katkılar yapacağı düşünülüyor.