Kişisel erdem ve dedikoduculuk arasındaki uçurumun anketlerle irdelendiği bir araştırma insanların dedikoduya olan yüksek eğilimini açığa vurdu.

“İnsanların ahlaki yaşamları; genellikle, ‘kendilerinin ne kadar iyi olduğu’ ve ‘başkalarının ahlaksızlıklarıyla ilgili dedikodular’ etrafında döner.” Science’da 12 Eylül’de, yayınlanan, çalışma bu konuyu ele alıyor. Kişisel erdem ve dedikoduculuk arasındaki uçurum anketlerle irdelenmiş.

Ahlakbilimci araştırmacılar günlük ahlak üzerine yaptıkları çalışmada ahlaklı ve ahlaksız eylemleri ve deneyimleri, 1250 gönüllünün katılımıyla aralıksız olarak, ekolojik anlık değerlendirme yöntemini kullanarak incelemiş. Çalışmaya, geniş görüşlüler ile tutucular ve inançlılar ile inançsızlardan oluşan, ABD’li ve Kanadalılar katılmış. Gönüllüler üç ardışık gün boyunca, 5 kez rasgele gönderilen anket sorularını cep telefonlarından yanıtlamış.

Anketler; insanların, kendilerinin iyi davranışlarına odaklandığını; ama esas olarak, örneğin başkasının bir şeyini çalan birinin ahlak dışı davranışları ya da günahları hakkında dedikodu yaptığını ortaya çıkarmış.

Yaptıkları laboratuvar çalışmaları doğrultusunda, katılımcıların ahlak dışı olanlara göre, ahlaklı eylemlerini çok daha sıklıkla bildirdiklerini belirten Almanya’daki Cologne Üniversitesinden Wilhelm Hofmann ve meslektaşları, aynı bireylerin ötekilerden, onların ahlaklı davranışlarını duymak yerine; başka birinin tehlikeli, namussuz ya da yanlış eylemleri hakkında bir şey öğrenme isteğinin iki kat olabildiğini de vurgulamış.

Sevap kazanmaya açık olduklarını bildiren gönüllüler günün ilerleyen saatlerinde bir başkası için, “belki de samimiyetsizce” iyilik yapmış. Ancak, bir ahlaki eyleme kendini adamış olanların aynı günün ilerleyen saatlerinde yaptığı kötü eylemlerin sayısında bir artış olduğu saptanmış. Araştırmacılara göre bunun nedeni, insanların büyük olasılıkla, yaptıkları iyiliklerin kendilerine boşboğazlık, patavatsızlık ya da gevezelik yapma hakkı kazandırdığını hissetmeleriymiş.

Araştırmacılar, bir ahlaki boyutla igili deneyimlerin, olumlu ya da olumsuz olsa da, şaşırtıcı bir şekilde sık sık oluştuğunu gözlemlemiş. Katılımcılar, son bir saat içinde gelen 13,240 cep telefonu bildiriminin yaklaşık %29’unda, bir ahlaklı ya da ahlaksız olay anlatılmış. Bir başkasını incitme örnekleri bir başkasını önemseme örneklerinden sayıca çok daha fazlaymış. Ayrıca, ahlaksız eylemlerin bildirimleri de çok yaygınmış: Örneğin, haksızlık ve sahtekarlıkla ilgili anlatımlar, haklılık ve dürüstlükle ilgili olanlardan kat kat fazla dile getirilmiş.

İlgilenenler için yayının özgün kaynağı: W. Hofmann et al. Morality in everyday life. Science. Vol. 345, September 12, 2014, p. 1340. doi:10.1126/science.1251560.

KAYNAK