Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) Rosetta uzay aracı 67P/Churyumov-Gerasimenko kuyruklu yıldızına 12 Kasım’da inmeye ayarlandı. Öte yandan, kuyruklu yıldız Güneş’e daha yakın hareket ediyor ve daha “etkin” hale geliyor; yani bu etkin olma durumu, gazların çatlaklar ve gözenekler aracılığıyla kuyruklu yıldızın merkezinden kaçmaya başladığı anlamına geliyor.
Bu gazların kimyasal bileşimini ölçmek üzere Rosetta’da bir kütle spektrometre aygıtı bulunuyor. İşte bu aygıtla yapılan ölçümler, kuyruklu yıldızın nasıl koktuğuna ilişkin oldukça güçlü bir ipucu verdi; ve artık bilimciler kuyruklu yıldızın nasıl koktuğunu biliyor.
Mark Straus’un io9 için yaptığı açıklamaya göre, ROSİNA’nın (İyon ve Nötr İncelemeler için Rosetta Yörünge Spektrometresi) belirledikleri şöyle:
Su (H2O); karbon monoksit (CO); karbondioksit (CO2); amonyak (NH3); metan (CH4); metil alkol (CH3OH); formaldehit (CH2O); hidrojen sülfit (H2S); hidrojen siyanür (HCN); kükürt dioksit (SO2); karbon disülfür (CS2).
Kimyacı değilseniz, bunlardan oluşan bir parfümün nasıl koktuğunu hayal etmek oldukça zor. Ama ROSİNA’nın baş araştırmacılarından Kathrin Altwegg için durum oldukça farklı. Bakın Altwegg 67P/Churyumov-Gerasimenko kuyruklu yıldızın parfümünü nasıl tanımlıyor?
“Parfümümüz, hidrojen sülfit kaynaklı çürük yumurta; amonyak kaynaklı at sidiği ve keskin, boğucu formaldehit kokularıyla çok güçlü. Bu güçlü kokular hidrojen siyanür’ün bademsi, acımsı, belli belirsiz aromasıyla da karışıyor. Bu son karışıma, kükürt dioksit’in sirkeye benzeyen aromasıyla eşleştirilmiş metil alkol kokusunu ve son olarak küçük bir dokunuşla karbon disülfür’ün tatlı aromatik kokusunu ekleyin… İşte şimdi, kuyruklu yıldızımızın parfümüne eriştiniz.”
Bu tanımlamadan, parfümün iğrenç koktuğu söylenebilir…