Bebek sahibi olanlar bilir fakat bebeği olmayanlar ya da ilk kez bebek sahibi olmayı bekleyenler mini mini yavruların doğduklarında ne yapacaklarını merak ediyorsa işte size bir bebeğin dünyadaki ilk saati… Acta Paediatrica dergisinde yayımlanan bu araştırma elbette ki genel geçer bir kural değil ama bizlere bir fikir veriyor.
Dakika 0: Bebek sağlam bir çığlık atarak ağlamaya başlar. Bu akciğerlerinin açılmaya başlamasını sağlar.
Dakika 2: Gerek ilk anın yorgunluğundan gerekse annesini hissetmesinden dolayı bebek sessizce annesinin göğsünde dinlenir. Kimi araştırmacılar bu sessizliğin yeni doğan yavrunun avcılardan gizlenmesi ve güvende olabilmesi için evrimsel bir içgüdü olduğunu iddia ediyorlar.
Dakika 2,5: Yavaş yavaş kendine gelmeye başlayan bebek ilk kez gözlerini açar. Hafifçe başlarını ve ağızlarını oynatmaya başlarlar.
Dakika 8: Bebekler bu dönemde daha aktiftir. Gözlerini beş dakikadan fazla açık tutmuşlardır. “Anne’nin” yüzünü ve göğüslerini ararlar. Karınlarını doyurmak isteyebilirler. Aç olduklarını bildiren sesler çıkarırlar, ellerini ağızlarına götürürler.
Dakika 18: Aktif geçen dönem bebekleri yormuştur. Yeni bir dinlenme dönemi başlar.
Dakika 36: Uyuyup dinlenen bebekler yeniden büyük bir enerjiyle dolar. Annelerinin memelerini ararlar. Bunu yaparken onlara koku duyuları yol gösterir.
Dakika 62: Bebekler azar azar annelerini emerler. Bu dönemde anne, kolostrum denen, normal sütten daha yoğun, protein ve bağışıklık sistemi molekülleri içeren bir sıvı salgılar. Bu ilk emmeler hem annenin süt salgılamaya devam etmesini tetikler hem de rahmin doğum öncesi boyutlarına dönmeye başlamasını sağlar.
Dakika 70: Bebekler yeniden uyuya kalır ve dinlenirler.
Bu rakamlar elbette aşağı yukarı değişebilir. Ne de olsa araştırmalar dünyadaki bütün bebekleri kapsamıyor. Yine de bu genel bakış bebeğin dünyadaki ilk saatine ilişkin bir fikir vermesi açısından yeterli.